11 Eylül 2014 Perşembe

REENKARNASYON..

REENKARNASYON. 

İki tohumu düşünün. Biri meşe, diğeri kestane ve ikisini aynı saksıay dikiyorsunuz. Her iki tohumdaki büyüme gücü aynı doğaya sahiptir. Çevre, dünya, sıcaklık ve ışık aynıdır. Ama yine de bu iki tohumda farklı özellikler, farklı kalitede maddeler ve farklı özellikler bulunmaktadır. Bu özelliklerin sonucu olarak her iki ağaçta farklı meyve, çiçek ve yapraklar yetişir. Kestane, at kestanesidir. Eğer farklı koşullar altında olsaydı at kestanesi, tatlı kestaneye dönüşebilirdi. Tohumlardaki değişim ile ağacın tüm doğası, yaprakları, meyveleri de değişecektir. Buna benzer şekilde “doğal seçim” kanunu ile ölen kişinin yeni şekillenen ruhu istek ve seçimleri doğrultusunda doğacağı çevreyi belirler. Kişinin ailesi yeniden doğumda bu çevrenin birer parçası olma dışında bir şey değildir. Süptil beden ya da ruh “doğal seçim” ile ya da bilinçsiz bir biçimde yeni çevresine uygun aileyi bulacak ve onlardan doğacaktır. Örneğin eğer büçlü bir biçimde sanatçı olma isteği içindeysem ve eğer tüm yaşamım boyunca uğraşıp bunu başaramadıysam öldükten sonra beni en iyi sanatçı yapabilece aile ve çevre koşulları ile doğacağım demektir.
Doğu felsefesinde bir ruhun reenkarnasyonu bu doktrine bağlıdır. Bu doktrin, Batıda da agenel olarak kabul edilmiştir ve geçmiş yüzyıllardaki insanlar gibi bugünde insanların büyük geneli buna inanmaktadır. Tarih öncesi Mısır insanlığı reenkarnasyonun ham şekli üzerine inşa edilmiştir. Heredot, “Mısırlılar insan ruhunun yok olmadığına ve ölen her insanın ruhunun onu almaya hazır, benzer başka bir yaratığın içinde doğduğuna inanırlar,” demiştir. Pisagor ve havarileri bunu Yunanistan’a ve İtalya’ya yaymışlardır. Pisagor, “Herşeyin ruhu vardır. Dünyada ruhlar dolaşır ve sonsuzluğun kanunlarına boyun eğerler,” demiştir.
Ovid’in Metamorfozunda, “Ölümün ölümsüz ruh üzerinde hiçbir gücü yoktur. Beden çamura dönüşürken, ölümsüz ruh kendine yeni bir ev arar ve başka bir yaşam ve ışıkla ilham olur.”

Bu, Plato’nun felsefesine de yansımıştır. Plato, “Ruh, bedenden daha yaşlıdır. Ruhlar, bu yaşama tekrar, tekrar doğarlar,” der. Reenkarnasyon fikri Pisagor, Plato, Empedokles, Vigril ve Ovid tarafından Yunanistan ve İtalya’ya geniş miktarda yayılmıştır. Bu yeni Platocu, Plotinus ve Proclus akımı olarak da bilinir.